Endüstri Dünyasının Yeni Bilgi ve Haber Sitesi – Endustri.io

Endüstriyel sektörler her zaman ülkelerin kalkınmaları konusunda ana itici güç olarak yer almış ve bugün kullandığımız her şey endüstriyel tesislerde üretilerek çağdaş bir yaşama kavuşmaktayız.

Günümüzde endüstriyel sektör yayıncılığı ağırlıklı olarak endüstriyel sektör dergileri üzerinden dönmekte ve yapılan bir yayının ölçülebilirliği maalesef pek mümkün olamamakta. Her ne kadar sektörel dergileri okuyanlar gerçek kitle olsa da, bir sektörel derginin tamamının ne kadar kişi tarafından okunduğu hep bir muamma olsa da halen daha endüstriyel sektör dergileri işletmelerin adreslerine gönderilmekte ve firmalar buralarda yer almaktadır.

Bulunduğumuz zaman internet çağı ve endüstriyel alanların çokluğu her bir sektörel dergiyi takip etmeyi zorlaştırmakta. Ayrıca bir yazının ne kadar okunduğu ve yazı içerisinde yer alan işletmeye artı faydaları ne olmakta bunların hepsi internet sitesi aracılığıyla ölçülebilmekte.

İşte böyle ihtiyaçlar doğrultusunda Endüstri.io sitesi ortaya çıkmış ve konsept olarak hem endüstriyel bilgi hem de endüstriyel firma haberlerini kapsayacak şekilde kendisini konumlandırmıştır.

Endüstri.io, internet sektörünü oldukça iyi bilen ve bir yazının Google’da nasıl üst sıralarda olması gerektiği konusunda fazlasıyla deneyime sahip bir websitesidir. Yayınlamış olduğu içerikler, en kapsamlı içerikler olmakta ve geçen her güne karşılık otoritesini daha da arttırmaktadır.

Ayrıca endüstriyel sektörün istek ve ihtiyaçlarını analiz edebilecek donanım ve teknolojiye sahip altyapısı ile sektöre yeni bir heyecan getirme gayesiyle hızla ilerlemektedir.

Bu yazı vesilesiyle Endustri.io sitesine yayın hayatında başarılar diliyoruz.

Robotik Prostat Ameliyatı ve Holep Ameliyatı Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Günümüz modern teknoloji ile her alanda büyük bir hızla ilerlerken, aynı şekilde hastalıklarda birbirinden farklı ve çok sayıda mutasyon geçirerek yepyeni hastalıklara kapı aralamakta. Artan taşıt sayısı ve sanayileşmenin getirisi olarak hava kirliliği, kirlenen su kaynakları ve zirai ilaçlama ile harap olmuş topraklar insan sağlığını tehdit etmekte… Tüm bu olumsuzluklara rağmen gelişen cerrahi teknolojisi de insanlığa umut olmaya devam etmekte. Bu yazımızda üroloji alanında en son teknoloji olan robotik prostat ameliyatı ve holep ameliyatları hakkında kısaca bilgi vereceğiz…

Çevrenizde yaşlı erkek tanıdıklarınız var ise mutlaka prostat hastalığından rahatsız olduğunu duymuşsunuzdur. Prostat kanseri nedir açıklamak istersek, prostat dokusunu oluşturan hücrelerin anormal davranışlar göstermesi sonrasında ortaya çıkan tümör yapılarına prostat kanseri denmektedir. Prostat kanseri hakkında birkaç sayısal bilgi vererek konunun önemini vurgulayalım, şöyle ki, dünyada her 3 dakika bir kişi prostat kanseri olmakta. Erkek bireylerde akciğer kanserinden sonra en çok yakalanılan kanser türü. Bu konudaki son bilgi olarakta görülme yaş aralığını verelim, 50 yaş altı erkek bireyler pek sık rastlanmasada, 70 yaş üzeri erkeklerin %50’sinde, 90 yaş üzeri erkeklerin hemen hemen hepsinde mikroskopik düzeyde prostat kanseri görülebilmektedir. Bir erkek olarak bu yazıyı yazarken biraz çekinmedim desem yalan olur…

Durum ne kadar ciddi olursa olsun, modern tıp bu konuda da insanlığa hizmet etmekte geri durmuyor ve son teknoloji cerrahi ameliyat olarak robotik prostat ameliyatı en çok tercih edilen cerrahi yöntem olarak tüm dünyada güvenle kullanılmaktadır.

Robotik Prostat Ameliyatı

Prostat kanseri tedavisinde kapalı ameliyat yöntemi olarak laparoskopi yöntemi 90’lı yıllarda çok sık tercih edilen bir yöntem olarak kullanılmaktaydı. Hastalar için sorun teşkil etmeyecek kadar ince boruların karın boşluğuna takılmasından sonra cerrahi işlem yapılmaktaydı. Bu yöntemin sevilmesi ve geliştirilmesi sonrasında ise robotik cerrahi yöntemleri kullanılmaya başlanılmıştır. Robot yardımlı laparoskopik ameliyatlarda esnek robot kollara sahip son teknoloji robot yardımcı ile çok küçük alanlarda oldukça iyi iş çıkarılabilmektedir. Robot görüntüleme sayesinde dokular ayrıntılı olarak görülebilmekte ve bu sebeple daha az kanamaya sebep olmakta. Yine robotik prostat ameliyatında robot kolların esnek varlığı dikiş atma gibi operasyonlarda da çok verimli bir şekilde kullanılmaktadır.

Prof. Dr. Bülent Oktay - Bursa Robotik Prostat Ameliyatı
Prof. Dr. Bülent Oktay – Bursa Robotik Prostat Ameliyatı

Görsel kaynak : Prof. Dr. Bülent Oktay – DaVinci Robotu ile Ameliyat Öncesi

Robot yardımcılı kapalı ameliyat cerrahisinin en sık tercih edildiği branşlardan biri olan üroloji alanında, tüm dünyada prostat kanseri ve böbrek kanseri gibi ameliyatlar DaVinci Robotik sistem ile birlikte kapalı cerrahi olarak gerçekleştirilmektedir. Robot yardımcılı kapalı prostat ameliyatı aynı zamanda “robotik radikal prostatektomi” de denmektedir.

Holep Ameliyatı

Holep ameliyatı, uzun hali ise Holmium Lazerle Prostatın Çıkarılması Enüklasyonu olarak geçmektedir ve modern tedavi yöntemlerinden biri olan lazerin kullanıldığı bir cerrahi yöntemdir. İyi huylu prostat büyümesi ameliyatlarında tercih edilen bu tedavi yöntemi, açık cerrahi ameliyatlara benzer çok güzel sonuçlar alınabilen bir yöntemdir. Prostat ameliyatlarında altın standart olarak tarif edilen bu yöntem bir çok kişi tarafından güvenle tercih edilmektedir.

Prof. Dr. Bülent Oktay - Bursa Holep Ameliyatı

Prof. Dr. Bülent Oktay – Bursa Holep Ameliyatı

Robotik protat ameliyatı ve holep ameliyatlarının hastalar açısından tercih edilme sebepleri olarak şu maddeleri sıralayabiliriz;

  • Kapalı cerrahi yöntemi olarak geçen robotik prostat ameliyatı ve holep ameliyatları sonrasında hastanede yatış süreleri oldukça kısa sürmektedir. Robotik prostat tedavisi sonrasında 1 yada maksimum 2 gün sürerken, holep ameliyatında aynı gün taburcu olunurken, hasta çok yaşlı ise 1 gün kadar bekletilmektedir.
  • Robot yardımcılı ameliyatlarda, üstün görüntüleme teknolojisi sayesinde dokular daha net görülmekte ve ameliyat sonrası dikiş operasyonları daha incelikli yapılabilmekte.
  • Her iki yöntemde de açık cerrahi operasyonlarına göre çok daha az kan kaybı yaşanmaktadır ve hastanede kalış süresinde daha az ağrı kesici kullanılmaktadır.
  • Robotik cerrahi ameliyatı sonrasında hastalar 2-3 hafta içerisinde normal yaşantılarına eskisi gibi kaldı yerden devam edebilmektedirler.

Genel bilgilendirme amacıyla hazırladığımız bu yazımızda, görsel kaynakların kullandılığı sitenin sahibi Prof. Dr. Bülent Oktay, Bursa’da hem robotik prostat ameliyatı hem de holep ameliyatları konusunda oldukça tecrübeli ve gerçekleştirmiş olduğu başarılı ameliyatlar sayesinde adından söz ettirmiş bir doktor olarak Bursa’lılar için büyük bir kazançtır. Hem daVinci robotik prostat ameliyatı hem de holep ameliyatı hakkında detaylı bilgiyi Prof. Dr. Bülent Oktay’ın sitesinden alabilirsiniz.

Bütüncül Tıp Tedavisi Yöntemi Homeopati

Sağlık konusunda insanlar her geçen gün bilinçlenmekte ve klasik batı tıbbından ziyade tamamlayıcı ve alternatif tıp tedavilerine yönelim artmakta. Yapılan çalışmalar göstermekte ki her bireyin kendi özgü sağlık sistemi bulunmakta ve kişiye özel sağlık yerine karnım ağrıyor al sana ilaç, burnum akıyor al sana fıs fıs artık hastaların şikayetlerini çözememekte. Yada geçici olarak semptomları baskılamakta fakat sonrasında ortaya çıkan daha zor durumlar neticesinde insanlar çaresiz kalmakta yada tedavinin erken safhasını kaçırmakta…

Bu sitemizde bir çok alternatif tıp yöntemlerinden zaman zaman bahsettik, örneğin biorezonans, akupunktur, yaş kupa terapisi, bach çiçekleri gibi bir çok tedavi yöntemi ülkemizde yeni yeni bilinmekte ve insanların bu yöntemlerden şifa bulmaları neticesinde kulaktan kulağa yayılan bu işe yarar sistemler sayesinde farkındalık düzeyi artmakta.

Bu yazımızda tamamlayıcı ve alternatif tıp yöntemlerinden olan Homeopati hakkında bilgi vereceğiz…

Homeopati, Alman Doktor Samuel Hahnemann tarafından 1796 yılında bilimsel bir çerçeveye oturtularak yayınlanan Homeopati (homeopatinin tarihçesi için tıklayınız) isimli kitabı ile resmiyet kazanmıştır ve 1700’lü yılların sonunda doğan bu bütüncül ve kişiye özgü sağlık yaklaşımı bugün tüm dünyada büyük bir saygı ile insanlara şifa olmaktadır.

Homeopatinin genel ilkesi olarak benzer benzerini tedavi eder anlayışı bulunmaktadır. Şöyle ki, sıtma hastalığının ilacı kinin’dir. Yani siz bir sıtma hastasına kinin verirseniz o kişi şifa bulur ve sıtma hastalığından kurtulur fakat siz sağlıklı bir insana kinin verirseniz bu sefer de sıtma belirtileri gösterir. Bu keşfin sonucunda Samuel Hahnemann bir çok materyalı kendi bedeninde deneyerek klinik vaka çalışmaları sonucunda Homeopati isimli kitabını ve ardından 1810 yılında “Organon” isimli kitaplarını çıkararak bu tarihten 2 yıl sonra Leipzig Üniversitesinde dersler vermeye başlamıştır.

Homeopati’nin diğer tedavi yöntemlerinden farkına gelirsek, burada bir hastalık adı bulunmamakta. Sizin karaciğer yetmezliği, siroz, kanser gibi isim verdiğiniz hastalıklar homeopati de bulunmamakta. Peki homeopatide ne var derseniz, homeopati işe ilk olarak size detaylı bir anamnez yani öykünüzü almayla işe başlıyor. Baştan, tırnağa kadar her konu hakkında size sorulan sorularla detaylı öykünüz alındıktan sonra doktor görüşmesi ile devam edilmekte ve rahatsızlıklarınız yada semptomlarınız için en uygun remedinin (tedavinin) bulunması ve sonrasında ki ortaya çıkan bulgular ile homeopati işlevini gerçekleştirmektedir.

Günümüzde homeopati konusunda farklı görüşler olmakla birlikte homeopatinin kurucusu Samuel Hahnemann de dahil olduğu klasik homeopati yani hastaya sadece bir tek remedinin verilmesi ile beklenen sonuca karşılık aynı anda 3-4 remedinin verilerek içlerinden birinin etki göstermesi olarak yorumlanan modern homeopati arasında derin görüş ayrılıkları bulunmaktadır.

Yine günümüzde bir çok paylaşım ortamının olması sonucunda Youtube yada farklı mecralarda Homeopati hakkında bir çok asılsız iddialar da söz konusu olmakta. Özellikle içerisinde neredeyse hiç madde kalmayacak derecede yapılan seyreltme işlemi sonrasında verilen remedinin plasebo etkisi yaptığı söylenmekte. Fakat plasebo etkisi, hastanın o ilacın iyileştireceği yönünde inancı ile gerçekleşen bir durumdur ama homeopatinin çocuklarda ve hayvanlarda da başarılı sonuçlar vermesi üzerine bu asılsız iddia boşa çıkmakta.

Yine verilen remedinin işe yaramadığı durumları ortaya koyarak homeopati hakkında hurafe dedikoduları dolanmakta, lakin homeopati konusunda alanında uzman kişilerce yapılmayan işlemler elbette ki bir sonuca varamayacaktır. Ve yine verilen remedi sonrasında kişinin takip etmesi gereken durumları bildirmemesi, bütüncül olarak şifalanma konusunda engel olabilmekte.

Ülkemizde, homeopati alanında uzun yıllar veren, bir çok eğitimlere katılan ve homeopati tedavisi ile hasta bakan doktorlar bulunmaktadır. Bir liste yaparsak Dr. Neslihan Gülmez homeopati konusunda en aktif çalışan doktor olarak en başa konulabilir, yine bir çok eğitim organize eden Sibel Spinu gibi bireysel doktorlar ve bazı hastanelerin homeopati klinikleri bu konuda homeopatik tedavi konusunda başvuru kaynakları olabilmektedir.

Homeopati hakkında merak ettiklerinizi yorum olarak yazabilirsiniz. Bir başka yazıda görüşmek dileğiyle…

Modern Zamanlar ve Modern Problemler

Bundan 100 sene öncesinde her yerde arabalar, otobüsler yoktu, insanların büyük çoğunluğu yine at arabaları gibi klasik ve bilindik araçları kullanmaktaydı. Elbette demiryolu vardı, gemi ulaşımı gibi modern taşıma araçları vardı fakat anlatmak istediğim başka…

Günümüzde ise artık her evde birden fazla araba ve çeşitli imkanlar bulunmakta. Ulaşım konusunda 100 sene öncesine göre çok ilerideyiz, belki diğer şartlarda da peki modern zamanlar kolaylık getirdiği gibi modern problemlerde getirmiş midir?

Bunun cevabı çok basit, hem de saniyesinde söylenebilecek tarzdan ve evet getirmiştir…

Şimdi bugün sosyal medya diye bir kitle iletişim araçları var. Twitter, Facebook, Instagram, Youtube gibi insanların bir şekilde seslerini duyurabildikleri, eğlenebildikleri ve hatta para kazanabildikleri mecralara evrildiler.

Peki bunlar bize ne gibi modern problemler getirmişlerdir ki?

Mesela instagram’ı ele alalım. İlk başlarda çektiğiniz fotoğrafları paylaştığınız bir mecra iken, şimdilerde insanların kendilerini sergiledikleri, sahip oldukları takipçi kitlesine göre sponsorlu reklam ile para kazandıkları bir yer haline geldi. Bir zamanlar sadece kitlesi var diye tercih edilen kişiler şimdiler de kitlesinin kalitesine göre de değerlendirilmeye başlandı ve kuru kalabalıktan ziyade yönlendirilmeye müsait ve para harcamaya müsait kitle sahibi kişiler reklamlardan aslan payını alır hale geldiler.

Peki bunda ne var diyebilirsiniz ama işin aslı öyle değil. Bir zamanlar youtuber furyası vardı. Birbirinin benzeri saçma videolar milyonlarca izleniyordu ve bu videoları üreten kişiler para kazanıyordu. O kadar çok arttı ki bu olay, artık gençlerde, karı kocalara, çocuklara, dedelere, ninelere, sülale boyu video çekmelere kadar uzandı ve sırf izlenme adına akla hayale gelmeyecek saçmalıklar ve tehlikeli işler yapılmaya başlandı.

Bu tablonun bir diğer yüzünde ise bu yapılan video ve paylaşımları izleyen bir grup var ki günün en az 4-5 saatini burada tüketmekten kendini alıkoyamıyorlar. Yine buralarda filizlenen aşklar, büyüyün nefretler, çıkan tartışmalar ve evli çiftlerin telefonlarını kontrol etme meseleleri ana haber bültenlerine konu olacak tarzda gündeme düşmeye başladı…

Peki ne yapmak lazım, bu modern çağın etkisi altından nasıl kurtulabiliriz?

Çözüm konusunda çok çeşitli metotlar bulunmakta. Bağımlılık derecesine gelen bu alışkanlıklar, zamanla sıkılmaya bırakmakta yerini fakat ruhumuzda bırakmış oldukları derin tahribatı temizlemek biraz zaman almakta.

Uzun zamandır farklı bir amaç için nefes terapisi ve diğer konulara merak sarmıştım ve bu konuda Bursa yaşam koçu ve nefes terapisti olarak hizmet veren Gamze Çelikcan ile tanışarak daha da bilgilenme sahibi oldum diyebiliriz.

Genelde duygu durumumu değiştirmek istediğimde nefes terapisi tekniklerini kullanmayı tercih ederken, Gamze Hanım sayesinde daha farklı kullanım amaçlarını ve faydalarını öğrenmek açıkçası güzel oldu. Ve de yaşam koçluğu… Herkesin dünyası, yaşadıkları, hissettikleri ve karakter yapısı farklı olduğu için dünyayı yorumlama tarzı farklı olmakta. Yaşam koçları bir çok insan için çıkış noktası konusunda yardımcı olmaktadırlar.

Sözü fazla uzatmadan demek isteriz ki, modern çağlar bize yeni alışık olmadığımız bazı ruhsal çöküntüler ve bunalmışlıklar getirebilmekte. Hayatımızı düzene koymak istiyorsak düzenli spor, dengeli beslenme ve nefes terapisi gibi duygu durumumuzu değiştirecek çalışmaları hayatımıza katmaya çalışmalıyız. Bazen yol ayrımlarında ne yapacağımızı bilemiyorsak, bulunduğumuz duruma göre, yaşam koçu, ilişki koçu, öğrenci koçu, iş koçu gibi alanında ihtisaslaşmış kişilere danışmakta her zaman fayda var… Peki sizin çıkış yolunuz nedir?

Ayvalık Gıda OSB Kapılarını Yatırımcılara Açtı

Pandemi sonrasında tüm dünya ekonomik olarak bir toparlanma hareketi içerisine girmiş bulunmakta ve Türkiye, krizde büyüme göstererek Çin’in ardından 2.sırada yer alarak hem yerli yatırımcıya hem de yabancı yatırımcıya yeni iş fırsatları için uygun koşulları hazır hale getirmiş bulunmakta.

Devlet teşvikleri ile beraber üretim sanayisinin çarkları hızlanmakta ve artan ihtiyaç için yeni organize sanayi bölgelerine ihtiyaç duyulmakta. Bu ihtiyaçlar doğrultusunda Ayvalık Organize Gıda Sanayicileri Derneği’nin girişimleri ve yerel yönetimlerin desteğiyle başlanan Ayvalık Gıda OSB’sinde planlar tamamlanarak yatırımcılarını beklemeye başladı.

Balıkesir’in Ayvalık İlçesi Altınoluk mahallesinde kurulacak olan Ayvalık Gıda ve Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, konum itibariyle İzmir, Manisa ve Balıkesir üçgeni içerisinde merkezi bir konumda yer alması ve kara, deniz, hava ve raylı sistemlerle hem ulaşım hem de nakliye olanakları ile gelişen Türkiye’de en kapsamlı gıda organize sanayi bölgesi ile adından söz ettirecek durumda.

Kurulacak olan Ayvalık Gıda OSB‘si, Altınova Mahallesi Topçular mevkiinde toplamda 478 bin 788 metrekarelik bir alanda sosyal yapılar hariç 234 bin 402 metrekare alan üzerine kurulacak olup oniki yıla kadar varan çok sayıda muafiyet ve indirimlere ek olarak kdv istisnası, kurumlar vergisi, elektrik ve havagazı tüketim vergisi, emlak vergisi ve bir çok indirimden yararlanmaya hak kazanacaklardır.

Ayvalık Gıda OSB ile bölgenin cazibe merkezi haline gelmesi ve bölge halkı için yeni iş olanaklarına fırsat olması açısından oldukça önemli olan bu proje de sona yaklaşılmakta. Detaylı bilgi ve yatırım için Ayvalık Organize Gıda Sanayicileri Derneği ile görüşmeler sağlanabilir.

Cnc İşleme Atölyeleri İçin Mutlaka Olması Gereken Ekipmanlar

İmalat sanayisinin olmazsa olmazlarından olan cnc freze ve tornalar işleme tezgahları, istenilen parçaların üretilmesi konusunda son yıllarda sahip oldukları yenilikler ile büyük bir hız kazanmış durumdadır. Bu yazımızda her cnc atölyesinde olmazsa olmaz ekipmanlardan bahsedeceğiz…

Cnc işleme tezgahları olarak şimdilik iki makineyi ele alacağız, bunlardan birisi cnc torna işleme tezgahı, diğeri de cnc freze tezgahı. Hiç vakit kaybetmeden ilk ekipmanımıza bakalım…

5 Eksen Mengene

HWR 5 Eksen Mengene
HWR 5 Eksen Mengene

İmalat atölyelerinde eskiden kalma işleme tezgahları muhakkak vardır, çünkü halen gerektiği yerde oldukça güzel iş çıkarmaktalar. Lakin seri üretim ve karmaşık parçaların üretimi söz konusu olduğuna ise yerlerini yeni nesil 5 eksen olarak adlandırılan işleme tezgahlarına bırakmak zorundalar.

5 eksen işleme tezgahları, sabitlenen iş parçasına tek bir bağlama da 5 yüzeyinden yaklaşarak bir kaç sefer de bağlanılarak yapılan işi tek pasoda yapmanızı sağlar. Bu tür tezgahlar için güçlü mengene sistemlerine ihtiyaç vardır ve 5 eksen ismine hitaben 5 eksen mengene sistemleri her işleme atölyesinde olmazsa olmaz ekipmanlar arasında yer almaktadır.

Modüler Fikstür Sistemleri

İşleme alanında en çok lazım olan ekipmanlardan biriside fikstürlerdir. Fikstür ne demek derseniz, bir parçayı işlemek için ona özel olarak yapılmış ve üzerinde sıkma ve açma aparatlarının bulunduğu hidrolik yada pnömatik sistemlerden yapılmış ve iş parçasının boyutuna göre bir yemek masası kadar büyükte olabilen yada bir sehpa genişliğinde de olabilen sistemlerdir.

Modüler Fikstürleme
Modüler Fikstürleme

Modüler fikstür sistemleri ise, yapılacak işe göre boyutları ve delik aralıkları farklılık gösteren bir tabla üzerine farklı sıkma sistemlerinin konumlandırılması ile tabla ölçüleri boyutunda işlenebilecek çok çeşitli parçanın tek bir fikstür tablasında konumlandırılmasına izin veren sistemdir.

Modüler fikstür ile normal fikstür arasında ne fark derseniz, bir kaç temel fark bulunmakta lakin yine de burada belirleyici olan işin devamlılığı ve ücretler konusudur. Ama ikisi arasında ki en temel fark olarak diyelim ki işleme atölyenize bir tane prototip bir ürün geldi ve işlenmesini istediler. Elinizde modüler fikstür sistemi yoksa, bu tek parça için özel bir fikstür yaptırmanız gerekecektir ve bu da işleme için verilecek fiyatı ve parçanın teslim edilmesi olan termin sürelerinin belirsizliği gibi ekstra sıkıntılar doğuracaktır. Ama elinizde modüler bir fikstürleme sistemi var ise o zaman prototip parça gibi bir çok parçayı işlemeniz oldukça kolay ve hızlı olacaktır… Kısacası tek seferlik işler ve kısa süreli işler için modüler fikstürleme her işletme için olmazsa olmazlardandır.

Yatay İşleme Kulesi

İki yüzeyli cnc yatay işleme kulesi
İki yüzeyli cnc yatay işleme kulesi

İşleme atölyelerinde dik işlemenin olduğu gibi bir de yatay işleme tezgahları bulunmaktadır. Bu tür bir operasyon için kule işleme aparatları oldukça hayat kurtarıcı olmaktadır. Cnc yatay işleme kulesi üzerinde sahip olduğu 2 yada 4 yüzey ile ihtiyacınız olan iş parçası bağlama ve modüler fikstürleme imkanını sağlamaktadır. Birbirinden farklı boyutlarda ve özel cnc yatay işleme kulesi modelleri ile işletmenize yatay işlem operasyonlarında da büyük aktiflik katabilirsiniz.

Pens Aynası Sistemleri

Pens Aynası - Hainbuch
Pens Aynası – Hainbuch

Eğer işletmeniz de salgı hassasiyeti ve hassas parça işleme konusunda takıntı varsa sanırım tam ihtiyacınız olan ürün pens ayna sistemleri olacaktır. Hainbuch marka pensli ayna sistemlerinde iş parçasının bağlanması saniyeler içerisinde yer almaktadır ve sahip oldukları salgı hassasiyeti ile de bu iş tam olarak tolerans değerleri içerisinde gerçekleşmektedir.

Pensli aynalarda kullanılan pens tabancısı ile bir ayna başlığını saniyeler içerisinde değiştirmekte operatörlerin kayıp zamanlarını aza indirme konusunda paha biçilemez avantajlar sunmaktadır.

Daha çok çeşitli olmazsa olmaz cnc işleme aparatları koyabiliriz ama bir başlangıç olması nedeniyle bu 4 ürün ile açılışı yapmak istedik. Sizlerin de olmazsa olmaz aparatlarınızı bizlere yorum olarak yazabilir içeriğimizi herkes için daha faydalı hale getirebiliriz.

İşletmeler İçin Periyodik Kontroller Neden Önemlidir?

Periyodik kontrol her işletme için devlet nezdinde şart koşulmuş bir kontrol sistemidir. Genel olarak periyodik kontroller üç farklı alan için yapılır. Bu alanlar, basınçlı kaplar, kaldırma ve iletme ekipmanları ve tezgahlar ile tesisatlar olmak üzere üç sınıfa ayrılmıştır. Yine işletmelerin elektrik tesisatı kontrolleri de periyodik kontrol kapsamında yer almaktadır.

Periyodik kontrol hizmetlerinin işletmeler için önemi konusuna gelirsek, örnek olarak bir kızgın buhar kazanını ele aldığımızı varsayalım. Kızgın buhar kazanları basınç altında yüksek ısıda buhar üreten sistemlerdir. İşletmenin büyüklüğüne göre kızgın buhar kazanlarının kapasitesi ve boyutu artmaktadır ve burada yapılacak en ufak bir hatanın geri dönüşü olmayan durumlar içerisine girmesi söz konusudur.

Konu kızgın buhar kazanından açılmışken periyodik kontrol konusunda biraz daha örnek vermeye devam etmekte yarar var. Kızgın buhar kazanı periyodik muayenesinde dikkat edilen şeylerden birisi çalışma basıncının 1,5 katı kadar fazlasında göstereceği davranış durumudur. Mesela 8 bar da çalışan bir kızgın buhar kazanı, periyodik test için 12 bar seviyesine çıkarılır ve en az 30 dakika kadar beklenilerek, kazanın herhangi bir yerinden dışarıya su sızması oluyor mu, yada basınç düşümü oluyor mu kontrol edilir.

Yine en önemli konulardan biri olan emniyet ventilleri kontrolü de yıllık olarak yapılan periyodik kontroller sırasında uygunluğu test edilerek güvenli bir çalışma ortamı sağlar. Teknik şartname gereği belirli bir basınç değerinde açması gereken emniyet ventilleri bazen yanlış ayarlamalar yapılarak daha yüksek basınç seviyelerinde açılır ve bu da hani derler ya olmaz olmaz ama olmaz olmaz durumları içerisinde bir felakete sürükleyebilir.

Tüm bunlar eşliğinde periyodik kontroller işletmeler ve çalışan personeller için hayati derece de önem arzeden teknik işlerdendir…

Periyodik kontrollerin kimler tarafından yapılacağı da resmi gazete de belirtilmiştir ve ekipnet bünyesinde yapılan sorgulamalarda periyodik kontrol hizmetini gerçekleştirecek teknik personelin yeterliliği var mı yok mu kolaylıkla öğrenilebilmektedir.

Bursa’da yer alan işletmeler için periyodik test ve kontrollerin yetkin kişilerce yapılması büyük önem taşımaktadır. Kağıt üstünde yapılan periyodik kontrollerin hem işletme sahiplerine hem de kontrol yetkilisine büyük sorunlar açacağı gerçeği hiç bir zaman göz önünden ayrılmamalıdır.

Bursa periyodik kontrol firması olan Prusa Mühendislik, işletmelerin yıllık periyodik kontrol ve bakımları için 4 yıldır hizmet vererek Bursa ve çevre illerde ki firmalara periyodik kontrol ve muayene konusunda yardımcı olmaktadır. Detaylı bilgi için firma web sitesinden ulaşabilirsiniz…

Neden Psikoloğa Gitmeliyiz

Eskiden nasıl bir algı vardı bilmiyorum ama psikologa gidenler için sanırım biraz kötü gözle bakılıyordu. Bunun kesin sorunları vardır gibisinden kötü bir algı vardı… Tabi zaman değişti ve insanlık yaşadığı duygu durum değişikliklerinin nedenlerini bulup çözüme kavuşturma isteği artınca, psikologlara bakış açısı da değişti ve bugün hemen hemen her aileden bir kişi bir psikolog ile görüşme yapmıştır…

Neden psikoloğa gitmeliyiz sorusuna elbette çok fazla ve farklı pencerelerden yanıt bulma şansınız olacaktır. Ben ise kendi penceremdem bir bakış açısı sunacağım ve gitme öncesi ve sonrası neler değişti bunları aktaracağım…

İnsanın tanıdığı bir psikolog olması hem iyi hem kötü. İyi çünkü seni gözlemleyerek olaylar çok büyümeden müdahalede bulunma şansı var, kötü bazen kimseye anlatmak istemediklerini ona değil de bir başkasına anlatmak isteyebiliyorsun.

He ne şekil olursa olsun, günümüz artık psikolojinin daha bir anlaşılır zamanlarda ve herkes şuanda yaşadığı durumların çözümü için geçmişinde yada kapatılmamış hesaplarda aramakta. İşte tam bu nokta da da psikologlar devreye girmekte…

Benim penceremden bakacağız demiştim, evet benim sorunum aslında pek yok gibi (yada bana öyle geliyor).. Ama aslında beni oldukça etkileyen bir sorunum var… Dişçi koltuğuna oturduğumda ağzımı açamıyorum. Açsam bile 1 dakika bile açık tutamıyorum ve midem bulanıyor. Bu şartlar altında da diş tedavisi yaptırmak mümkün olamamakta…

Bu durum yüzünden öndeki bir dişimi kaybettim ve zaman zaman oluşan diş problemlerim de hep aynı sıkıntıyı yaşıyorum. Bu satırları yazarken sanırım son 1,5 ay içerisinde 5 paket mideye çok fazla dokunmayan Arveles adlı ağrı kesici haptan bitirdim ve kaçmalara devam ediyorum…

Dedik ya benim pencerem, bir gün bir blog yazısına geldim, diş korkularına emdr terapisi ile çözüm bulunduğuna dair bir yazı. Bu yazıyı baştan sona kadar okudum ve hemen akabinde kendime bir tane emdr terapisi kitabı aldım. Tabi biraz boyumu aşan işler olunca bu işi profesyonellere bırakma kararı aldım ve tanıdığım bir psikolog olan Nur Gezek i aradım ve kendisinden randevu talep ettim.

Yıllar olmuştu kendisiyle görüşmüyordum ama seans öncesi bana yaptırılan 90 soruluk teste pek ön yargı ile bakmadan cevaplandırdım. Seansa girdim ve kendisine yapmış olduğum test geldi benim çok önemsemediğim ama hakkımda ipuçlarının yer aldığı teste göre ön bir değerlendirmesi oluşmuştu.

Sorunumu anlattıktan ve eskiden de tanışıklığımızın verdiği rahatlıktan hiç sıkılmadan derdimi anlattım ve bana bir yönlendirme yaparak sorunumun çözümü konusunda yol gösterdi.

Öncesi ve sonrası değerlendirme yaparsam, kendime göre aman aman bir durumum yok, bazen tıkandığım noktalar olsa da bir şekilde zaman ve sporla bu durumları aşabiliyordum ama bu bulantı konusu beni aşan bir durumdu ve destek almam artık mecburi hale gelmişti.

Seans sonrasında kendi durumum ile daha çok bilgilenmiş ve çözüm için neler yapmam gerektiği hakkında bilgi sahibi olmuştum. Bazen teslim olmak gerekir, bir şeyi bulmak istiyorsanız onu nerede arayacağınızı bilmeniz gerekir. Psikoloji de böyle bir şey ve bu konunun uzmanları size nerede ne şekil müdahale yapacağını iyi biliyor…

Bonus bilgi de vereyim, Bach Çiçek Terapisi diye bir şey duydunuz mu bilmiyorum ama zamanında doktorun biri insanlarda ki duygusal problemlerin fiziksel problemlere neden olduğunu söylemiş ve toplam da 38 adet çiçek özünü ve birde acil tedavi diye bir karışım ile duygu durum bozukluklarını tedavi etmeye çalışmış. Bu gün bach çiçek terapisi konusunda Bursa da iyi işler çıkartan doktor olarak Uzm. Dr. Fulden Küçük‘ü tavsiye ederim.

Bilmek güzeldir ama bilmekten daha güzeli de bilen birine güvenmek… Herkese sağlık dolu günler…

Hidrolik Silindir Nedir? Nerelerde Kullanılır?

Arabalarımızın bagaj kapaklarından, oturduğumuz koltuklara, açılır – kapanır köprülerden, iş makinelerine kadar hemen hemen bir çok yerde karşımıza çıkan ve günümüzün en önemli icatlarından olan hidrolik silindirler, tarihin en eski zamanlarından gelen kadim bilgilerin son 400 yıl içerisinde aşama aşama bugünlere gelmesiyle insanlığın hizmetine sunulmuştur.

Bu yazımızın konusu olan hidrolik silindir nedir, nerelerde kullanılır artık öğrenme vakti geldi…

Hidrolik silindir nedir

Hidrolik silindirlerin kullanım amacına göre çeşitli tiplerde olduklarını söyleyerek başlamak gerekir. Bu sebeple farklı tiplerde hidrolik silindirlerin olması sebebiyle genel bir tanım olarak hidrolik silindir; dış tarafına kovan adı verilen, içerisinde sızdırmazlık elemanı ve silindirin yer aldığı, kovanın iki ucunda hidrolik yağ için giriş ve çıkışlar bulunan, alttan ve üsten kapak adı verilen sistemler ile kapatılan genel olarak silindirik formda ki akışkan gücü ile harekete geçen bir silindir olarak tanımlanmaktadır.

Hidrolik Silindir
Hidrolik Silindir

Görsel kaynak: Atlas Hidrolik Silindir

Yukarıda ki görselde yer alan hidrolik silindir kullanım yerine göre dizayn edilmiş bir hidrolik silindirdir. Hidrolik silindirler akışkan gücünden yararlanarak iş yapan ekipmanlardır. 1600’lü yıllarda Pascal adında bir Fransız bilim adamı tarafından keşfedilen kapalı bir sistem içerisinde akışkana uygulanan güç, o akışkan tarafından sistemin her tarafına eşit olarak uygulanır ilkesinden yola çıkılarak 18. ve 19. yüzyıllarda patentlenen hidrolik sistemler ile günümüzün hidroliği meydana gelmiş olmaktadır.

Hidrolik silindirler içerisinde genel olarak hidrolik yağı olarak tabir edilen akışkanlar kullanılmaktadır. Hidrolik silindirler bugün bir çok farklı sektörde kullanılmaktadır bu sektörler;

  • Demir – çelik sanayisi
  • Madencilik sanayisi
  • Çimento tesisleri
  • Özel amaçlı kullanım
  • Mobil iş makineleri
  • Hidrolik pres uygulamaları
  • Enerji sektörü

gibi birbirinden farklı çalışma koşullarına sahip ortamlarda hidrolik silindirlere ihtiyaç duyulmaktadır.

Hidrolik silindirlerin tasarımı konusunda ise en önemli kriter, silindirin çalışma ortamı olmaktadır. Çünkü demir – çelik sanayisi gibi bir ortamda çalışacak olan hidrolik silindir, ısıya dayanıklı olmalı, içerisinde kullanılan hidrolik yağ da aynı şekilde özel olarak seçilmeli. En önemli kısımlardan biri olan sızdırmazlık elemanları ise özenle seçilmeli ki, yapılan en ufak hatanın telafisi sistemin durmasına ve hatta sistemin komple zarar görmesine bile neden olmaktadır.

Kısaca anlatmaya çalıştığımız hidrolik silindirler, akışkan mekaniğinin alt kollarından birisidir. Yazımızın başında da saydığımız gibi hemen hemen her yerde bir hidrolik ve bundan örnek alınarak benzer tasarımlara sahip pnömatik silindir karşımıza çıkmaktadır.

Hidrolik silindirler hakkında daha fazla bilgiyi ilerleyen günlerde yazımıza ekleyeceğiz…

Sağlıcakla kalın.

Teknik Ürünlerin Yeni Adresi Yayın Hayatına Başladı

Endüstriyel sektörün olmazsa olmazı olan makine, fikstür, kalıp ve aparat imalatlarında kullanılan teknik ürünler, çoğu zaman tasarımcılar için büyük bir sorun olarak karşılarına çıkmakta.

Yapılan bir tasarım için gerekli uygun parçayı, bir üreticiye yaptırmak oldukça meşakatli, çünkü istenilen ürün için kalıp yapılacak, özel tasarım yapılacak, imal edilecek ve bunca işin karşılığı sadece tek bir ürün olması işleri oldukça zorlaştırmakta.

Lakin bu durumun uzun zamandır biliniyor olması yeni bir alan olan endüstriyel teknik ürünler kategorisini doğurdu ve makine imalatlarında gerekli olan bir çok ürün bu alanda yer almakta.

İhtiyacınız olan bilyalı setskur civatalar, ölçüm göstergeleri, gerdirme teknolojileri, kavrama ekipmanları, tahrik teknolojileri, dişli helezon grupları gibi yüzlerce kategoriden binlerce ürün Teknikürünler.com adlı internet sitesinde yer almaktadır.

Sektörün deneyimli bir firması tarafından hizmete sunulan teknikurunler.com adlı alışveriş sitesi, ihtiyacınız olan standart ve özel makine elemanları, bağlantı elemanları ve diğer ürün grupları ile satışa sunulmakta.

Bahsettiğimiz site sadece ürün satış sitesi olmamakta, bünyesinde yer alan deneyimli teknik mühendisler vasıtasıyla da sizlere, en doğru ürünü bulmanızda yardımcı olmaktadır.